Tatildostum ile aktivitelere katılan misafirimizin fethiye yamaç paraşütü ve tüplü dalış yorıumları

Gökyüzünde Özgürlükle Tanıştım: Fethiye’de Tatildostum ile Unutulmaz Bir Yamaç Paraşütü Deneyimi

Tatillerde her zaman yeni şeyler denemeyi severim. Ama kabul etmeliyim, Fethiye’ye ilk kez gelirken bu kadar büyüleneceğimi, kendimi gökyüzünde bulacağımı hiç tahmin etmemiştim. Özellikle de “Tatildostum” yamaç paraşütü şirketiyle yaşadığım deneyim… Sadece bir aktivite değil, hayatım boyunca unutamayacağım bir anıya dönüştü.

Her şey Babadağ’ın eteklerine doğru tırmanırken başladı. Sabah saatlerinde otelimden alındım ve kısa bir araç yolculuğuyla Babadağ’a ulaştım. Yükseklik arttıkça kalbim daha hızlı atmaya başladı ama heyecandan çok bir tür huzur ve merak içindeydim. Yanımdaki diğer misafirler de en az benim kadar heyecanlıydı. Tatildostum ekibi ise o kadar profesyonel, güler yüzlü ve içten davrandı ki, ilk dakikadan itibaren kendimi güvende hissettim.

Pilotumla tanıştıktan sonra hızlıca hazırlıklar yapıldı. Kaskımı taktım, kemerimi bağladım ve birkaç kısa bilgi aldıktan sonra, “Hazır mısın?” sorusunu duydum. “Evet!” dedim ve birkaç adım koştuktan sonra ayaklarım yerden kesildi.

O an… Hayatımda yaşadığım en büyüleyici anlardan biriydi.

Ayaklarımın altındaki dünya küçülmeye başladı. Kuşlar gibi süzülüyorduk. Rüzgar yüzüme çarpıyor, içimdeki tüm korkuları, endişeleri birer birer uzaklaştırıyordu. Babadağ’ın zirvesinden kalkış yaptıktan birkaç dakika sonra, sol tarafımda Kelebekler Vadisi belirdi. İnanılmaz bir manzaraydı. Derin ve yemyeşil bir vadi, sanki gökyüzünden aşağıya dökülüyordu. Bir kartpostalın içindeymişim gibiydi. Vadinin etrafında dönerek süzüldük. Orada uçmak, sadece doğaya karşı değil, zamana karşı da bir özgürlük hissi veriyordu insana.

Biraz ileride Ölüdeniz’in o meşhur maviliği göz kırpmaya başladı. O kadar saf, o kadar duru bir mavilikti ki, gözlerimi ondan ayıramadım. Sahilin kıvrılarak lagün oluşturduğu bölüm kuş bakışı bakınca bir tablo gibi görünüyordu. Deniz, gökyüzünün yansıması gibiydi. Hangisinin daha güzel olduğunu ayırt etmek mümkün değildi. Sanki maviyle mavinin arasında uçuyordum.

Tatildostum’un pilotu ise gerçekten işinin ehliydi. Sadece uçurmakla kalmadı, manzaraları anlattı, istersen heyecanı artırmak için akrobasi bile yapabileceğini söyledi. Önce biraz düz uçtuk, sonra bana sordu: “Biraz adrenalin ister misin?” Tabii ki evet! Sonrasında yaşadıklarımı kelimelerle tarif etmek zor. Gökyüzünde kıvrıldık, döndük, rüzgarla dans ettik. Hem kalbim hem ruhum havadaydı.

Yaklaşık 25-30 dakika süren bu uçuş bana saatler gibi geldi. Zaman durmuştu sanki. Tatildostum ile uçtuğum bu deneyim, sadece bir “aktivite” değil, kendi içimde bir yolculuk gibiydi. Bir turist olarak geldiğim bu şehirde, gökyüzünde kendimi buldum.

İnişimiz Ölüdeniz sahilinde, yumuşacık bir kumsala oldu. Her şey öyle planlı ve güvenliydi ki, yere indiğimde sanki biraz önce gökyüzünde süzülen kişi ben değildim. Aşağıdan yukarıya doğru bakarken, az önce geçtiğim rotayı tekrar gözümde canlandırdım. Kelebekler Vadisi, Ölüdeniz’in turkuazı, Babadağ’ın heybeti… Hepsi hâlâ gözlerimin önündeydi.

Ve en önemlisi: Tatildostum ekibi… Sadece profesyonellikleriyle değil, samimiyetleriyle de fark yaratıyorlar. Size bir müşteri gibi değil, bir dost gibi yaklaşıyorlar. İlk andan son ana kadar içtenlikleriyle yanınızda olduklarını hissettiriyorlar. Özellikle ilk kez yamaç paraşütü yapacak olanlar için bu çok büyük bir güven unsuru. Ben de ilk kez yaptım ve iyi ki bu deneyimi Tatildostum ile yaşadım diyorum.

Fethiye’ye gelip de yamaç paraşütü yapmadan dönmek, bu bölgenin gerçek yüzünü görmeden dönmek olur. Ve eğer bu deneyimi en iyi şekilde yaşamak istiyorsanız, size gönül rahatlığıyla Tatildostum’u öneriyorum. Hem güvenlik hem rehberlik hem de manzara açısından harika bir deneyim yaşattılar bana.

Şimdi geriye dönüp bakınca, bu tatilin en güzel anının gökyüzünde geçirdiğim o dakikalar olduğunu söyleyebilirim. Güneşin tenime vurduğu, rüzgarın saçlarımı okşadığı, kalbimin gökyüzüyle aynı ritimde attığı o anlar… Eğer yolunuz Fethiye’ye düşerse, Babadağ’a tırmanın, Tatildostum ile tanışın ve kendinize bu eşsiz deneyimi armağan edin. Gökyüzü sizi bekliyor.

Maviliklerin Altında Nefes Aldım: Fethiye’de Tatildostum ile Tüplü Dalış Deneyimim

Hayatımda ilk kez masmavi bir dünyanın içine bu kadar derinlemesine daldım. Fethiye’ye tatile gelirken aklımda sadece deniz, güneş, biraz huzur vardı. Ama Tatildostum ile çıktığım tüplü dalış, tüm tatil planlarımın en unutulmaz anısı oldu. O gün yalnızca suya dalmadım; aynı zamanda kendimi yepyeni bir dünyanın içinde buldum.

Tatildostum ekibiyle daha önce yamaç paraşütü yapmıştım ve hizmetlerinden o kadar memnun kalmıştım ki, dalış için de başka bir şirket aramaya gerek duymadım. Sabah saatlerinde, Ölüdeniz sahilindeki buluşma noktasına geldiğimde yine güler yüzlü, deneyimli ve profesyonel bir ekip tarafından karşılandım. İlk kez tüplü dalış yapacak biri olarak içimde bir heyecan vardı ama Tatildostum’un sakin, bilgilendirici ve güven veren yaklaşımı sayesinde kısa sürede kendimi rahat hissettim.

Tekneyle dalış noktasına doğru yola çıktık. Yol boyunca etrafı seyretmek bile başlı başına keyifliydi: Turkuaz sular, yemyeşil kıyılar, uzakta yükselen Babadağ… Her şey bir film karesi gibiydi. Dalış öncesi verilen eğitimle birlikte, maskeyi nasıl takacağımızı, su altında nasıl nefes alacağımızı, işaret diliyle nasıl iletişim kuracağımızı öğrendik. En önemlisi, panik yapmamam gerektiği ve her zaman bir eğitmenin yanımda olacağı vurgulandı.

İlk temas… Maske yüzümde, oksijen tüpü sırtımda, eğitmenim yanımda… Suyun altına ilk adımımı attığım anı unutamıyorum. O ilk nefes, her ne kadar farklı hissettirse de birkaç saniye sonra alışıyor insan. Ve sonra… Sessizlik. Mutlak bir huzur. Dünya yukarıda kalıyor, sen bambaşka bir evrene giriyorsun.

Etrafımda rengarenk balıklar yüzüyordu. Maviyle yeşilin binbir tonu suda dans ederken mercanların arasında süzülüyorduk. Kayaların arasında saklanan küçük deniz canlıları, sabah güneşinin suda yarattığı ışıltı… Her an yeni bir şey görüyordum. Eğitmenimle birlikte yaklaşık 5-6 metre derinliğe indik ve orada 20 dakikadan fazla zaman geçirdik. Zamanın nasıl geçtiğini anlamadım bile.

Tatildostum’un eğitmenleri gerçekten işlerini tutkuyla yapıyor. Sadece güvenliğimizi sağlamakla kalmadılar, aynı zamanda su altı yaşamını da anlatıp dalışın her anını özel kıldılar. Sürekli yanımdaydılar, göz teması kurdular, gerektiğinde küçük sinyallerle yönlendirdiler. O yüzden su altında tek başıma değilmişim gibi hissettim. Bu, ilk kez dalan biri için gerçekten çok önemli bir detay.

Suyun altında hissettiklerim tarif edilemez. Yukarıdan bakınca sadece mavi bir yüzey gibi görünen denizin altında, gerçek anlamda başka bir dünya var. Ve o dünyaya bir kez adım attığınızda, bir daha unutmanız mümkün değil. Balıklarla birlikte yüzmek, mercanların rengarenk dünyasında dolaşmak, suyun akışına kendini bırakmak… Sanki yerçekimsiz bir boşlukta, özgürlüğün en saf haliyle buluşuyorsun.

Dalıştan çıktıktan sonra tekneye döndük. Herkesin yüzü gülümsüyordu. Kimimiz daha önce dalmıştı, kimimiz ilk kez bu deneyimi yaşıyordu ama ortak duygumuz aynıydı: Hayranlık, huzur ve Tatildostum’a duyulan büyük bir teşekkür. Onlar sayesinde Fethiye tatilimiz sadece bir tatil olmaktan çıkıp hayatımızın en özel anılarından birine dönüştü.

Bu deneyimi yaşadıktan sonra şunu söyleyebilirim: Eğer Fethiye’ye geliyorsanız ve “Bu tatilde farklı ne yapabilirim?” diye düşünüyorsanız, cevabı çok net. Tüplü dalış yapın. Ama bunu mutlaka Tatildostum ile yapın. Gerek teknik donanım, gerek rehberlik, gerekse insan sıcaklığı açısından onlardan daha iyisi zor bulunur. Profesyonellikleri kadar samimiyetleriyle de güven veriyorlar.

Fethiye’nin maviliklerine bir kez daldıktan sonra, o anlar zihninizden hiç silinmeyecek. Sadece su altında gördükleriniz değil, o sessizlik, o sakinlik, o huzur… Dalıştan sonra uzun süre su yüzeyine baktım. Aynı denizdi ama artık gözümle değil, kalbimle görüyordum. Çünkü artık onun altını da biliyordum.

Sonuç olarak; Fethiye sadece yamaç paraşütüyle değil, deniz altı dünyasıyla da sizi büyüleyecek bir yer. Bu güzelliği en iyi şekilde keşfetmek istiyorsanız, Tatildostum ile mutlaka dalın. Kendinize, bedeninize ve ruhunuza bu hediyeyi verin. Maviliklerin altındaki sessizlikte, belki de ilk kez gerçek anlamda nefes alacaksınız.

Bizim İçin bu yazıyı yazan Öğretmen misafirimiz Merve hanıma teşekkür ederiz

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Alışveriş Sepeti

Sepetinizde ürün bulunmuyor.

No products in the cart.

Rezervasyon ve Bilgi için!